Bu yazı yorumlara kapatılmıştır.
18:26 - Asgari ücret 5500 TL oldu | Ekonomi Haber
15:56 - Erdoğan: Sığınmacılara sahip çıkacağız |Haber
14:06 - Günde kaç öğün yemeliyiz? | Sağlık
17:00 - Süt üretimi azaldı | Ekonomi Haber
16:53 - Merkez Bankası fiyat artışlarının nedenini açıkladı | Ekonomi Haber
15:27 - Özdağ, İçişleri bakanlığı kapısında | Haber
21:56 - Fed, politika faizini 50 baz puan artırdı
12:11 - Çeyrek altın kaç lira? | Ekonomi Haber
18:21 - Bolu tünelinde zincirleme kaza | Son dakika
10:24 - Rusya Tahıl ihracatını yasakladı
Ekonomi o kadar kötü durumda ki.Kaçınılmaz son artık çok yakın.
Her şey dürüst ekonomistlerin beklediği gibi sırasıyla üst üste geldi ve sonuçta zam yağmuruyla sonuçlandı.
Şimdi sonu tahmin edenlerin sorulu ve ünlemli cümlesini taraflı tarafsız herkes hak verir duruma geldi.
“Söylememiş miydik? Çıkın bakalım şimdi işin içinden çıkabilirseniz!”
Halk olarak genel bir sorunumuz var. Detaya girip boğulmak! Oysaki detay uzmanlık ister.
Dolayısıyla sadece bir örnek vererek geçeceğiz.
Toprağı her gün kilometrelerce kazarak hayatını sürdüren kör sıçanların bile ancak aç kaldığında yediği patates bile 10 TL…
Muzu, domatesi, biberi, hiç karıştırmayacağız.
Karıştırırsak; dinden imandan çıkanlar olabilir.
İyisiyle kötüsüyle, aynı vatanın bireyleri olarak öbür dünyada da birlikte yaşamak istediğimizden böyle bir sonuca neden olmak istemeyiz. Dolayısıyla tekrar öteki dünyada aynı alanda buluşmak dileğiyle son duamızı ederken aramızda Allah korkusuyla yaşadığını iddia eden fakat cehennemlik olacaklara da söylenecek hiçbir maalesef ki yok.
Çalanlar, çırpanlar tabi ki müstesna…
Onlara “Kendim ettim kendim buldum” şarkısını İstiklal marşımızı ezberledikleri gibi hafızalarına kazımalarını öneriyoruz. Nota bilmelerine gerek yok. Onlar sadece bu konuda utanç duymayabilirler. Korkmasınlar. Nasıl olsa yarışma Jürisinde onları rezil edecek Bülent Ersoy’da orada olmayacak.
Çünkü gözler kapatılmış, boynu bükük şekilde şarkıyı söylemek karşıdakinin acıma hissini artırabilir ve zebanilerin ateşi daha da alevlendirmek için ha bire attıkları odunları azaltmalarına ve yangın yerinin cılız bir ateşe dönüşmesine neden olabilir.
Bu hale düşmemizde sebepler çok. Saymakla bitmez
Bu sebeplerin yanı sıra,
Güneyden Suriyeliler, Iraklı Peşmergeler, İşid militanları,
Doğudan Afganlılar,
Kuzeyden Ukraynalılar. Bulgarlar, Romanyalılar.
Kendi kendimize yetmezken;
Ülkelerini savunmak yerine namertçe kaçıp koca göbekli bir Suriyelinin her gün tükettiği 5 ekmeğin bu ülkeye maliyetini bilmek için detaylı düşünmeye gerek yok.
Boğazdaki kafelerde hüpleterek içlerine keyifle içtikleri nargileyi saymıyorum bile…
Dışarıdan gelenlerle birlikte; içeride bedavadan geçinenleri Tevfik Fikret’in bir şiiri ile dürtükleyelim “Yiyin efendiler, yiyin; bu han-ı iştiha sizin;
Doyunca, tıksırınca, patlayıncaya kadar yiyin!”
Yazımızın doğru anlaşılması için Cillop ve Popciğin anlamını yazalım.
Cillop “Pürüzsüz, dört dörtlük ” demektir.
Popçik ise vücudumuzun arka tarafına düşen ve dip, çanak, kasa, kalça parçasının diğer ismidir.
Anlayamadığımız…
Cillop gibi bir vatanda, bu kadar Popçiğin işi ne?